Prof. Dr. Jon Kabat-Zinn, köklerini Budizm’den alan farkındalık, ana odaklanma ve şefkat gibi kavramları 1979 yılında Massachusetts Üniversitesi Tıp Merkezi’nde geliştirdiği MBSR (Mindfulness Temelli Stres Azaltma) Programı ile bilimsel alana taşımış.
Kabat-Zinn ve ekibi, kalp hastalıkları, kanser, AIDS, kronik ağrı, baş ağrısı, kaygı, panik, depresyon gibi sorunlar yaşayan binlerce insana yardım etmiş. MBSR programına katılanlar, zorlayıcı durumlarla baş edebilmeyi deneyimleyerek öğrenmiş.
Bu ilk çalışmaları takiben pek çok araştırmacı mindfulness’ın etkileri üstüne çalışmalar yapmış, yapmaya da devam ediyor. Bu çalışmaların sayısı son on yılda katlanarak artmış. Kanıta dayalı araştırmaların çoğu mindfulness’ın etkinliği hakkında merak uyandırıyor ve ümit vaat ediyor.
Bu bölümde mindfulness’ın sağladığı etkileri ortaya koyan birkaç bilimsel çalışmanın sonuçlarını paylaşıyorum. *
- Massachusetts General Hospital ve Harvard Üniversitesi araştırmacıları fMRI beyin tarama teknolojisini kullanarak MBSR programının beynin yapısı üstünde yol açtığı değişiklikleri saptamış.
8 haftalık programa devam eden katılımcıların beyinlerinin öğrenme, hafıza, duygu düzenleme, benlik bilinci ve bakış açısını ilgilendiren bölümlerinde kalınlaşma olduğu belirlenmiş.
Ayrıca bir tehdit karşısında hızla reaksiyon göstermemizi sağlayan, stres, kaygı ve korkuyla ilgili olan beynin amigdala bölümünde incelme olduğu görülmüş.
Bu sonuçlar, mindfulness pratiklerinin beynin yapısındaki değişim yani nöroplastisiteyle yaşam kalitemizi arttıran fonksiyonlar üstünde olumlu etkileri olduğunu ortaya koyuyor.
- Toronto Üniversitesi’nde MBSR katılımcıları ile yapılan bir çalışma, zihindeki düşüncelere kapılıp gitmeden şimdiki ana odaklanmanın öğrenebileceğini ortaya koyuyor.
Ayrıca, hareket eden zihnin yargısızca kabul edilmesinin kişilerin mutluluğu için önemli bir yol olacağını öne sürüyor.
- Wisconsin Üniversitesi’nde yapılan iki ayrı çalışma ise, MBSR katılımcılarının stres, kaygı ve hayal kırıklığını programa katılmayanlara göre daha rahat ele aldıklarını ortaya koyuyor.
Bu çalışmalardan birinde, MBSR’ın katılımcıların bağışıklık sistemi üstündeki olumlu etkileri de sunuluyor.
- UCLA ve Carnegie Mellon Üniversite’sinin ortak çalışmasında MBSR programının yalnızlık duygusunu azalttığı belirtiliyor. Bağışıklık sistemi üstünde yapılan testlerde inflamasyona yol açan genlerde azalma olduğu görülüyor.
Bu sonuç önemli, çünkü vücuttaki inflamasyonun kanser, kardiyovasküler hastalıklar ve Alzheimer’a neden olduğu tahmin ediliyor.
Harvard, Oxford, Stanford, Bangor, Berkeley ve Yale gibi önemli üniversiteler bünyesinde mindfulness merkezleri bulunuyor, pek çok araştırma yapılıyor.
* Kabat-Zinn, Jon, Full Catastrophe Living – How to cope with stress, pain and illnessusing mindfulness meditation. Great Britain: Little Brown, 2013